Av. Ekrem Çatalkaya’dan Mahkemeye Sonradan Delil Sunma Yasağı
Değerli okurlar, davalar o kadar önemli ki belli süreleri kaçırısanız artık delil bile sunamıyorsunuz. Misal şöyle düşünün elinizde öyle bir delil var ki, sözleşme yapmışsınız sözleşmeye göre haklısınız. Ama mahkemede size dava açılınca belli sürede o sözleşmeyi sunmazsanız artık sunamıyorsunuz. İşte böyle durumlarda şunu sakın yapmayın: ne de olsa elimde sözleşme var mahkemeye gidersem bırakırım, zaten haklıyım demeyin. Zira mahkeme sanki o delili sunmamış gibi sanki o delil yokmuş gibi mahkemeyi devam ettirir ve haklı olduğunuz halde davayı kaybedersiniz.
Peki kısaca bahsedersek bu süreler nedir;
Şimdi dava açıldı diyelim ve size bir dilekçe geldi, bu dilekçeye iki hafta içinde cevap vermeniz gerekiyor. Siz de bir cevap verdiniz ve karşı tarafa gönderildi, artık karşı taraf elinde ne varsa sunması gerekir bu saatten sonra iddiasınI ve savunmasını değiştiremez. Peki sizin için süre ne zaman biter: size onun ikinci dilekçesi gelince elinizdeki tüm kozları sunmanız ve iddialarınızı cevaplarınızı iki haftada sunmanız gerekiyor eğer sunmazsanız ve ek süre de istemezseniz artık o şekilde dava görülür.
Bazı davalarda hızlı yargılama yapılması gerektiği için artık ilk dilekçelerden sonra yeni bir şey sunamazssınız.
Ama belli istisnaları var tabi misal ödeme makbuzu dava bitene kadar sunulabilir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2021/517 E., 2022/152 Kararı bunun sebebini çok güzel anlatmış.
“ 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 140/5. maddesi, ön inceleme duruşmasında dahi, dava ve cevap dilekçesinde gösterilmiş olmayan belgenin ikamesine izin vermemiştir. Bu da doğaldır. Çünkü şeklî gerçeği arayan özel hukuk yargılamasında, ilişkinin maddi gerçeği değil, özel hukukun biçtiği kalıplara uygunluğu incelenecektir. Böyle bir kalıbı ispat eden belgeyi delil olarak belirtmeyen tarafın, hak arama özgürlüğünü doğru biçimde kullandığından söz edilemez. Hakkını etkin biçimde kullanma çabasını başlangıçta göstermeyen tarafın, sonradan belgeyi delil olarak kullanmak istemesi, uyuşmazlığın netleşmesini de, çözümünü de geciktirecektir. Üstelik böyle bir belgenin dava veya cevap dilekçesinde belirtilmiş olması, uzlaşmayı kolaylaştırabilecekken, bu imkân da kaybedilmiş olacaktır. Böyle olunca, uyuşmazlığın süratle çözümlenmesinden beklenen kamu yararı zedelenecektir. O hâlde, dava ve cevap dilekçelerinde gösterilmemiş bulunan belge delillerinin, ön inceleme duruşması da dâhil olmak üzere, sonradan ikame edilmesi, ancak 145. maddede belirtilen şartlarla mümkündür.”
Aman dikkat?
Av. Ekrem Çatalkaya