• DOLAR
  • EURO
  • ALTIN
  • BIST
Hele Bakın Gelen Babam mı?

Hele Bakın Gelen Babam mı?

Hele Bakın Gelen Babam mı?

Babam ile bir hikayem var. Fransa Lyon Havaalanına indim. Kendim giderim 
düşüncesi içinde biraz havaalanında vakit geçirdim. Çok dikkat çektiğim
 için polisler beni sorguya çekti. Bende babam gelsin diye telefonu verdim.
 Polisler babamı beklemeye başladılar. Ara sıra araba parkına bakıyorlardı.
 Duruyordum parkta babamın şapkasını gördüm. Hem bana güven geldi hem de çok
 fazlasıyla duygulandım. Babam geldi. Fransızcayı çatır çatır konuştu. 
Polisler özür diledi. Babam olur önemli değil dedi. Beni aldı arabasına bindirdi.
 Eve gittik. O görüntüyü o şapkanın gölgesinin bana verdiği cesareti hiç unutmadım.
 Yabancı ülkede dilini bilmediğim bir yerde bilmeden konuşmayı babamın sayesinde
 öğrendim. İşte sağken o gelen babamın kıymetini bildim. Gölgesinden, varlığından
 faydalanın. Bugün var yarın yok. Onun için babanıza öf bile demeyin. 
Baba ile konuşmanızda, sohbetlerinizde edebinizi bozmayın.
Ara sıra sizde farkında olmayabilirsiniz, belki anne ve babanıza karşı
 bilmeden naz yapabilirsiniz. Ama unutmayın onlar çocuk kadar nazlı, çocuk
 kadar kırılgandır. Kırmamak için kıymetini bilin. Her gün karşılaştığınızda 
içten günaydın demesini bilin. Sofrada nasılsın babacığım demesini bilin.
 Bir arzun varsa söyle onu yapayım demesini bilin. 30 dakika konuşun ama içten,
 yürekten konuşun. Her gün yanınızda olsalar bile, günaydın demezseniz ,
konuşmazsanız, nasılsın demezseniz, çok büyük hata olur. Bunlar, onların 
yüreğine bomba gibi düşer ve asla silemezsiniz. Onun için elinizde fırsat
 varken kaçırmayın. Kırmayın, incitmeyin. Onlarda sizin etrafınızda olmak, 
kokunuzu almak için uğraşacaklardır. Bunun kıymetini bilin. Koşturun, çalışın,
 Onlar eve geldiğinde misafiriniz olduğunu unutmayın. 
Ayson Karabağ
Yazar-Gazeteci

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

Sponsorlu Bağlantılar
reklam
  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM