• DOLAR
  • EURO
  • ALTIN
  • BIST
Pide Deryası Kurucusu Mustafa Çınar İle Gazeteci Ayson Karabağ İle Röportajı

Pide Deryası Kurucusu Mustafa Çınar İle Gazeteci Ayson Karabağ İle Röportajı

Pide Deryası Kurucusu Mustafa Çınar İle Gazeteci Ayson Karabağ İle Röportajı

Karadeniz yöresi lezzeti yayan, serpme kahvaltıyı ikram eden pidesinden her gün üç çeşit çorbasından, sarmasından, kavurmasından, kuru fasulyesinden pide çeşitlerine kadar lezzet sunan, lezzetli yemekleri ile iş adamları, yabancı misafirler, doktorlarımızı ağırlayarak, lezzetleri sizde kalsın, bizde sizin fotoğraflarınızı, videolarınızı, kalsın diyen girişimci Kastamonulu Mustafa Çınar’a hedefiniz nedir dediğimizde, klişe olacak ama tecrübeler hayatta kel kaldıktan sonra size tarak uzatması gibidir. Şanslıyım, 43 yaşındayım. Ticari sürven birçok anlamda yenilikler kattı bana, öğretti, eğitti, zorladı. Hayat kırıklıkları ve başarılar ekledi karakterime. Neler biriktirdiğimize gelince gözleri ışık ışık bakan hayalleri ve hedefleri olan, izlediğimiz yolu takdir eden benimle birlikte yürümeye karar vermiş ve birlikte çalıştığım ustalarım ve garsonlarımızla bir sürü güzel yürekli personelimizle hizmet alanımızda lezzet yaymaya devam ediyoruz.


Mustafa Çınar Biyografisi
16.12.1983 Kastamonu doğumluyum. Pınarbaşı Başköy İlkokulu’nda eğitimimi aldım. Köyde ortaokul olmadığı için ilde veya ilçede ev olmayınca eğitimim yarım kalarak abimle İstanbul’a geldik. Bulaşıkçılık yaptım, çırak olarak yetiştim. Garsonluk yaptım derken, gıda sektörünün içinde eğitim alarak, büyüyerek yetiştim. Evliyim ve 3 çocuk babasıyım.
Nasıl İş Sahibi Oldunuz?
Çalıştığım mekanda iki ortak olarak çalışılıyordu. Ortakların anlaşamaması nedeniyle kapatma kararı alındığında içime sinmedi. Çok emek verilen bir yerdi. Benimde içinde çalıştığım yer olarak sevmiştim ve kapanmasına razı olamadım. Teklif ettim, siz burayı bana devredin dedim. Onlarla birlikte el sıkıştık. Yoluma tek başıma Allah adıyla devam ettik. Çok şükür, borç harç yaptık ama şu anda mekan sahibi olduk. 10 yıldır devam ediyoruz.


Pide Deryasının Hikayesi Nedir?
Pidemiz Türkiye Yarışmalarında 3 Kez Birinciliği Olan Bir Marka
Burası Karadeniz Mutfağı. Karadeniz serpme kahvaltısı, doğal ürünlerimiz, mıhlamamız, peyniri, salatası, lezzetli enerji alınabilecek kahvaltısı, öğlen pide çeşitleri, her gün üç türlü çorbamız, kavurmamız, kuru fasulyemiz, lahana sarmamız gibi her gün menülerimizde enfes lezzetleri müşterilerimize sunuyoruz. Karadenizin en güzel lezzetlerini temsil ederek, İkitelli’de lezzet yayan bir mekan olmaya çalışıyoruz. Pide Deryası vazgeçmesi imkansız dedirtecek lezzet adresi olma hedefindeki bir markamız. Vatandaşın takdirini almak istiyoruz.
Karalahana Çorbasının Faydaları Nelerdir?
Karalahana, cilt ve saç köklerini besler, mide ve bağırsak ülserine iyi gelir, bağışıklık
güçlendirir, vücudu toksik maddelerden arındırır, idrar söktürücüdür, yağ yakımını hızlandırır ve kilo vermeyi destekler. Çorbası besleyici ve midenin dostudur.

Karalahana Çorbası Tarifi İçin Malzemeler Verelim
1 bağ karalahana, 1 tatlı kaşığı tuz, 5 su bardağı su (haşlamak için) 3 yemek kaşığı sıvı yağ
1 adet soğan,
1 adet havuç, 1 adet patates, Yarım yemek kaşığı salça, 1 tatlı kaşığı tuz, 1 çay kaşığı pul biber,
1 çay kaşığı karabiber, 1 yemek kaşığı pilavlık bulgur, yarım çay bardağı mısır, yarım su bardağı barbunya,
6 su bardağı sıcak su, 2 yemek kaşığı mısır unu, yarım su bardağı su.
Sabah Kahvaltısı, İyi Beslenmek İçin Ne Söylemek İstersiniz?
Sabahları üç türlü çorbamız var. Çocuklarımıza sabahları çorbayı sevdirelim. Hem beslenmesi için, hem midenin dostu, sağlıklı olmak adına çocuklarımıza çorbayı sevdirelim, alıştıralım, içirelim. Geçmişte büyüklerimiz sabahları hep çorba ile beslenmişler. Burdan Masko’ya giden iş adamlarımız olsun, çalışanlarımız olsun, en iyi beslenmek çorbadır. Her gün 3 çeşit çorbamız var. Siz de beğendiğiniz çorbayı söyleyin, o çorbayı yaparız. Sağlığınız için sabahları çorba tüketin, çocuklara çorbayı sevdirelim.

Karadeniz Serpme Kahvaltı İçin Ne Söylersiniz?
İstanbul’da Van Kahvaltı dediler sonra aynı hizmeti görmedik. Burada en önemli konu sektörden gelmek çok önemli iş. İçinde yetişmek çok önemli, para ile satın alınmayan konu, kalite ve hizmeti biz Karadeniz Kahvaltıyı veriyoruz. Mıhlamasından peynir çeşitlerine, zeytinden salataya, balından reçeline, lorundan tereyağına kadar yeşilliği kadar sıcak sıcak fırınlarımızdan çıkan pidelerimizle, yumurta ve menemen çeşitlerimizle, ürünlerimizin kalitesiyle hizmetteyiz. Bu işin alt yapısı ve bu hizmeti verebilmek için Karadeniz Serpme Kahvaltı lezzetini şükür yaşayanlar, sevenler bir kez daha geliyor. Biz de enfes lezzetlerimizle müşterilerimizi ağırlıyoruz. Babama, anneme, kardeşlerime yedirdiğim ürünleri müşterilerimize ikram ederiz. Karadeniz kahvaltısı için sizleride mekanımızda ağırlayalım.


Çayeli Usulü Kuru Fasulye Yapmanın Püf Noktaları Nelerdir?
Türkiye’nin milli yemeği kuru fasulyenin Çayeli’ne özgü lezzeti, coğrafi işaretle tescillenerek kayıt altına alındı. Rize’nin 50 bin nüfuslu ilçesinde fasulye yetiştiriciliği yapılmıyor. Bu yemeğin yapımı için Erzurum’un İspir ilçesinden fasulye getiriliyor. Malzemelerin kaliteli olması. Bu kuru fasulye için de geçerli, kullandığınız salça ve yağ önemli.
Fasulyeyi bir gece önceden mutlaka ıslatmayı unutmamalıyız ve tuzun tamamen içine işlediğinden emin olmalıyız.
Fasulyeler mutlaka içme suyuyla haşlanmalı.
Suyun üzerinde oluşan köpükleri dikkatlice almalıyız ve fasulyelerin hafif yumuşayana kadar pişmesine dikkat etmeliyiz.
Köy tereyağını mutlaka kısık ateşte eritmeliyiz.
Eğer etli kuru fasulye pişiyorsa etin suyunu kaybetmemesi, daha lezzetli olması için mutlaka harlı ateşte pişirmeliyiz.
Soğanları incecik doğrayıp fazla suyunu süzerek yemeğe eklemeliyiz.
Biber salçasına mutlaka domates salçası da karıştırıp kullanılmalı. Ustaların becerisi ile lezzetli kuru fasulye yemeğinin damakta kalması için, sağlıklı beslenmek için sizleri kuru fasulye yemeğe davet ediyoruz. Özleminizi Pide Deryasında yaşayın derim.
Pide Deryası İçindeki Lezzetlerden Bahseder misiniz?
Evet bizde enfes pide çeşitlerimiz var. Öğlen başlarız, ama sabah Karadeniz kahvaltısı ve 3 çeşit çorba, öğlen ve akşam kavurmamız çok lezzetli ve 3’te bitiyor. Kırmızı et, kalbin dostu. 15 günde bir kırmızı et tüketen insanlarımız var. Onun için vücudun ihtiyacı olan kavurma lezzeti ile sağlıklı beslenmek için kavurmaya gelen müşterilerimiz var. Kuru fasulye için gelenlerimiz var. Günlük sıcak yemeklerimiz var. Akçaabat Köftemiz var. Biz burada sabah-öğle-akşam yiyebileceğiniz lezzetlerimiz var. Sizleri öğle yemeğine bekliyoruz.
Sanki Evimizde Yer Gibiyiz
Biz gelen müşterilerimizi evimize gelir gibi karşılıyoruz. İçten ve doğal olduğumuz için; içimiz dışımız görünüyor. Yerlisiyle, iş adamlarımızla, sananiyicimizle, başka semtlerden gelen misafirlerimizle birlikte kaynaşılan, sıcak bir ambiansın yaratıldığı bir ortamda İkitelli’de iletişim kurulan ve güzel lezzetlerin sunulduğu bir mekan olma hedefindeyiz. Onun için gelip evinizde gibi rahat ve sıcak bir ortamda en eşsiz lezzetleri tadabilirsiniz.
İyi ve Sağlıklı Yemek Diyorsunuz
Gıda sektörüne her kişi girmiş, bende yaparım diyerek… Ama öyle değil. Bizde bir söz var. Ekmeği ekmekçiye ver bir de fazlasını ver ki ziyan etmesin. Bizde pide ustası var, sıcak yemek ustası var. Beceri burada başlıyor. Kaliteli ürünleri alarak, bunları en sağlıklı şekilde depolayarak ve hazırlayıp müşteriye eşsiz bir şekilde sunma sanatımız var. Onun için kolay değil, güvendiğiniz yerde yemek yemelisiniz. Doktora sağlık için gidersiniz, bende diyorum ki en kaliteli yemekleri de Pide Deryasında yemeyi ihmal etmeyin.
Karadeniz Lezzet Yemekleri; kavurmasıyla, kara lahana çorbası ve sarması ile, Çayeli usulü ile yapılan veya pide çeşitleri Akçaabat Köftesi, Mıhlaması, Karadeniz kahvaltısı ile hizmetinizdeyiz.

Kastamonu İnsanlarını Bize Anlatır mısınız?
Genlerimizde Osmanlı döneminde saraylarda çalışan hep yöneticilerimiz var. Sert görünümlü, otoriter yapilar. erkekler genellikle egemen zihniyet ağırlıklı, saf ve temiz insanlar, söz verdiğinde sözünde duran insanlardır. Alışverişlerinde söz sermayeden daha önemlidir. Bizim Kastamonu’da erkek adam söz verdiğinde sözünü tutar. Bizim insanlarımız misafirperver, dışı sert içi çok yumuşak verici, yardımseveriz. İnsanı seven, toprağını, vatanını, milletini seven bir millettir.
Sizce Değişime Nasıl Başlamalıyız?
Değişim demek doğru. Bilgileri bırakmak demek değil, bizim misafirliğe verdiğimiz değeri neden değiştireyim. İnsan sevgisi yaratandan ötürü seviyoruz. Neden bunu değiştireyim. Onun için değişim sebeplerini bilerek, öğrenmeye açık olalım. Elimizdeki imkanlara sahip çıkalım. Bu doğruları biz dünyaya yayalım, öğretelim. Örflerimize, adetlerimize sıkı sıkıya sarılalım. İnsan sevgisini içimizden geldiği gibi yapalım. Değişim teknolojiyi kullanmak, hamur makineleri gibi değişimi kullanalım, görüşlere saygılı olmak, insana değer vermeliyiz. Yeni gençleri anlayan, yabancıları da seven insan olmalıyız. İnsanları dinleyen biri olmalıyız. Hizmet sektöründe gelen misafirleri ağırlamak zorundayız. Rahat etmesini sağlamalıyız. Lezzetli, keyifli, sağlıklı bir şekilde ağırlayıp uğurlamalıyız. Hizmet sektöründe sevgi çok önemlidir. Hizmet sektörü demek insanın gözlerindeki sevgi ile sesindeki sevgi ile ağırlamaktır. Yürekten davranmaktır, kötüyü ortadan kaldıralım, öğrenelim, sahip çıkalım. Doğru yolumuzdan çıkmayalım, doğru yola sıkı sıkıya sarılalım. Her işin başında ruhtur.
Sizce Nasıl Neşeli Olunur?
Rahatsız bir vicdan iç neşeyi yok eder. Onun için her şeyi değerli bir şekilde yapmayı öğrenin. bu size içsel güzelliğinizi takdir etmeyi öğreten sanattır. Onu yok etmeden önce iki kere düşünmenizi sağlar. Lüzumsuz şeyleri düşünme alışkanlığına son verin ve onun yerine tüm bulduklarınızdan keyif alın, neşeli olun, karamsar olmayın.

İnsan Hayatta Ne İstediğini Bilmeli Diyorsunuz
Evet bakın dünyada karayolu var, demiryolu var, denizyolu var, havayolu var. Bu yollardan birini kullanın ama o yolun ehli olmak önemli. Bilgisi önemli. Hayalleri önemli. Ekibinizin olması önemli. Bizde hızmet konusunda dünya insanlarını kaynaştığı, anlaştığı sosyal medya bizleri birbirimize çekti, kaynaştırdı. Birbirimizi anlayan, tanıyan bu insanları kazanmak, onların güvenlerini kazanmak, her yolu kullanmak, insanların kalbinin içine girmek için çalışmak gerektiğine inanıyorum. Dünya insanlarına Karadeniz lezzetlerini sevdirmek istiyorum. Biz hem Karadeniz’i temsil ediyoruz. Hem sektörü temsil ediyoruz, sorumluluklarımız çok ağır, sorumluluklarımızın farkındayız.

Anne Nedir?

Annem bize öğretirken 1-Dürüst olun, 2-Çalışan olun. 3- Erkek evine ekmek getirendir, evine bakandır, saç sakal uzatma değildir. 4- Düşünün, aklınızı kullanın, mücadele etmesini bilin, saygılı olun. Anne bizi yetiştiren, öğretendir. İyi bir eğitimcidir. Mücadelecidir, ailesini sahiplenen toplamasını bilen güçlü bir kadındır. Anne cennet kapısıdır. Girmesini bilene; annesiyle vakit geçirene, annesini dinleyene, annesiyle tat alana ne mutlu. Benim annem, benim öğretmenim oldu. Halen kendisine danışırım, fikirlerini alırım. Annemin fikirleri benim için çok çok önemli. Onun duasını aldığım zaman işlerimdeki başarıyı mutluluğu hissedebiliyorum. Allah başımızdan eksik etmesin.

Baba Nedir?

Baba evin direği gibidir. Baba rızık kapısıdır. Acımasını bilene, baba ile vakit geçirene, babaya zaman ayırana ne mutlu. Baba çocuklara bir modeldir. Benim babam avcı meraklısıydı. Bir giderdi 2 ay gelmezdi. Aklı fikri avda, kendisini avcılığa iyi vermişti. İyi biliyor ve avcılığı seven biriydi. Bazı zaman eşinden veya evladından gelen bilgileri, teklifleri dinlemeyenler vardır. Gençliğinde dinlememek sözleri sonra kafasına vurup keşke dinleseydim dediğiniz sözlerin sahibidir. Onun için sizin keşkeniz olmasın. Baba demek dinleyen olun, dinleyen toplayandır. Bilgileri doğru zamanda kullanmak, fırsatları kazanmak için kullanın.

Kardeş Nedir?

Kardeş kardeşe bakması bilen, kardeş gönül aynasıdır. Kardeşle beraber yaşamayı, beraber sohbet etmeyi, kardeşçe paylaşmayı bilendir. Kardeşi; konuştuğunda açığını kapatan, eksiklerini kapatandır. Kardeşin başarılarını görendir. Destekleyendir. Mutluluğunda yanında olandır, sıkıntısında eli üstünde olandır. Acısında, yokluğunda ekmeğini paylaşandır.

Kitaplara Bakış Açısı Nedir?

Aydın insanların arasında olmak harika. İşletmemizde hayallerimiz var. Kendimi okuldaymış gibi hissediyorum. Kitaplık köşesi açarak hem lezzet tadarken, hem de kitap okumasını arzu ediyorum. Ben okumadım, imkanlarım yoktu. Ama dışarıdan her türlü eğitimlere katıldım, sertifikalarım aldım ama yetmiyor. Onun için kitap okuyarak bilgiyi cımbız gıbı toplayarak çevremize ışık olarak yaşamak daha güzel. Okumalarını teşvik etmeyi düşünüyorum. Gelen misafirlerimize kitap hediye etmeyi düşünüyorum. Şehrin kültürü, temizliği, iletişimi, paylaşımı için bilinçli olmak gerekir, aydın olunması gerekir. Empati kurmak gerekir. Okuyan bir şehrin etrafı da insanları da güzel olur. Bilgili insanların arasında yaşamak, bilgili insanların etkili kullandığı cümleler, sizi de daha etkili cümle kurmaya zorlar. Onun için kitap şehrini aydınlatan, sıcak tutan bir köprüdür. Kitap şehre ruh veriyor, can veriyor. Kalite kazandırıyor, mutluluk yaşatıyor. Atatürk’ün dediği gibi, ‘‘Çocukluğumda elime geçen iki kuruştan birini kitaba vermeseydim bugün yaptığım işlerin hiçbirini yapamazdım’’ kitap aşkından aldığı hırsı bizde ayda bir yazar davet ederek, müşterilerimizle ve çalışanlarımızla birlikte dinleyelim. Kitabı sevdirelim ve okuyalım. Bu şekilde müşterilerimize, dostlarımıza kitabı sevdirmek, aracı olmak ve imkanlarımızı kullanmak istiyorum.

Sizde Çalışanlara, Gençlere Ne Tavsiyede Bulunursunuz?

1. Emanete ihanet etmeyin.

2. Halinizden şikâyet etmeyin.

3. Büyüğünüze emretmeyin.

4. Boş şeylerde ısrar etmeyin.

5. Cahillerle sohbet etmeyin.

6. Nefesinizi boşa tüketmeyin.

7. Çalışırken, işinize, görevinize ruhunuzu koyun.

8. İçten kalpten yapın.

9. Severek yapın

10. İnanarak yapın, başarı gelecektir.

Güven Nedir?

Güven çekirge gibidir. Kaçınca bir daha geri gelmez. Güven cam gibidir. Kırılınca yapışmaz onun için en iyi sermaye güvendir. Güveninizi sakın ellerinizle yıkmayın. Güveninizi kaybetmeyin, güven sizin sermayenizdir.

Hedefiniz Nedir?

Varılacak yer yok, bitmeyen yolculuklar var. Acelem yok hayatı anlamlarıyla kaliteli yaşamaya çalışıyorum.araştırarak, okuyarak her ülkenin gelen yabancı misafirlere kardeş gıbı hissederek karadeniz lezzetimizi , sevdirerek talep yaratacağımıza eminim. Tam da bu sebepten yolculuklarım, öğrenmelerim, hedeflerim ve paylaşımlarım hiç bitmeyecek. Biz ülkemizi iyi temsil eden, ticaret yapan, yatırımcılarımızı gördükçe, kahvaltıda, öğle yemeklerinde ağırlamaktan büyük keyif alırım. Başarılı iş adamlarımızın yanında olmak bizimde bir katkımız olsun yeterlidir.

Türkiye’de Konsoloslarımızı Ağırlayarak Lezzetlerinizi Tanıtmak İster misiniz?

Kesinlikle iyi olur. Konsoloslarımızı bir kahvaltı sofrasında ağırlayarak, hizmetimizi, lezzetimizi, kardeşliğimizi göstermek isteriz. İş adamlarımızla buluşarak, lezzetli ikramlarımızı, şifalı yemeklerimizi sunarak dostluğumuzu, kardeşliğimizi pekiştirmek isteriz. Damaklarında lezzetimiz olsun, onlar birgün Türklerin elçisi olacaklar. Elçilerimizi ağırlamaktan keyif alırım.


Kendinizi Girişimci ve Güçlü Bir Yönetici Olarak Görüyor musunuz?

Bu ticaret yolunda yalan konuşmadım, hak yemedim. Emeğe saygısızca davranmadım. Yolumdan sapmadım, para için engellere takılmadım. Yolda gemimi batırmadım. Çok sıkıntılı, sancılı dönemlerden geçtim ama aklım ve hislerimi kullandım. Elimdeki imkanlarımın üzerinde çalışarak çocuklarımı okuttum, şimdi çok şükürler bildiğim yolumda işimin başında devam ediyorum. Bir taraftan iyi bir yönetici olmak veya iyi bir işçi olmak için eksikliklerimizi tamamlayarak bu güzel yolumuzda, dost kazanmak, kalp kazanmak için daha çok çalışmak zorundayız.

Zaman İçin Ne Söylersiniz, Zaman Ne Kadar Hızlı Akıyor?

Ne yaparsanız yapın, zamanınızın değerini bilerek kullanın. İnsanlar yoğun oldukları için değil plansız ve programsız oldukları için sorumluluk almamak için ailelerine yakın arkadaşlarına en önemlisi de kendilerine zaman ayıramazlar. Zaman su gibi gelip gidiyor. Zamanın kıymetini bilmek ve dolu dolu değerlendirmek gerekir. Kırık bardak için su gibi içseniz de bitecek, içmeseniz de o suyu ne zaman kullandığınız önemli.

Yeni İş Kuranlara Ne Tavsiye Edersiniz?

Bu ülkede yaşamayı, başarılı ve huzurlu olmayı düşünen, kavga etmeden, mahkemelere düşmeden işlerini dikkatli yapsınlar. Kavga etmeden, kalp kırmadan çalışma yolunu seçsinler
1- Avukat seçin, her işinizi avukata danışarak yapın.
2- Muhasebecinizi iyi seçin.
3- Pazarlama müdürünüzü seçin.
4- Basın danışmanınızı mutlaka yanınızda tutmasını bilin.
5- Asistan sekreterinizi seçin.

Bu kadro ile işlerinizi yapmayı öğrenin. Sırlarınızı kimse bilmesin. Hedefinize odaklanın, eğitiminizi kesinlikle ihmal etmeyin. Seminerlere katılmayı kaçırmayın. Ticarette başarılı yol; bilgili, becerikli, tatlı dilli olmaktan geçer.

Sizin Müşterilerinizin Sizden Beklentisi Nedir?

Bizim müşterilerimiz benim öğretmenim oldu. Saygı ister, güven ister, inanmak ister, anlayış ister. Müşterilerimiz değer verildiğini ister. Bizim müşterilerimiz isteklerine göre hazırlansın ister. Hizmet ister, lezzet ister, kapıda ağırlanmak ister, saygı ister, insan sevgisi ister. Herkes özel olmak ister, herkes ilgi ister, onun için bizim öğretmenlerimize hem teşekkür ediyor, hem de para veriyorlar. Biz bu değerli öğretmenlerimizi kapıda ağırlamak, evimize gelen misafirler gibi kapıda sevinçle ağırlamayı seviyoruz. Allah bizi bu sevgiden mahrum bırakmasın. En önemlisi de işin içinde ruhtur. Ruh yoksa herşey boş olur, güven vermez. Her şeyi yaparsın ama ruhu veremezsin.

Sevgi Nedir Mustafa Bey?

Sevgi kötülüğü yok eder. İyilikleri yayar. Katı kalpleri yumuşatır. Sevgi iki yönlüdür. Sevgisini veren için mutluluk kaynağı, sevilen kalbinde şefkat duygusudur.

İnsanı insan yapan varlık sebebidir.

İçimizdeki ateşi ortaya çıkaran sevgidir. Hırs sevginin önüne geçmemelidir.

Sevgi bittiği yerde cehennem başlar. İki aşk var. Biri İlahi aşk, ikincisi dünya aşkı. Özünde sevgi yoksa, yaşamın tadı, tuzu, lezzeti olmaz. İşinizi sevgiyle yapın, selamınızı da sevgi ile verin. Müşterinizi de sevgi ile karşılayın. Sevgi şerbetiniz daim olsun. Müşteriyi en iyi sevgi ile karşılayın, hoş geldiniz sefa getirdiniz demeniz gerekir.

Ahlak Nedir?

Ahlak ya da sağtöre, kelimenin en dar anlamıyla, neyin doğru veya yanlış sayıldığı ile ilgilenir. Terim genellikle kültürel, dinî, dünyevi ve felsefi topluluklar tarafından, insanların çeşitli davranışlarının yanlış veya doğru oluşunu belirleyen bir yargı ve ilkeler sistemi kavramı ve/veya inancı için kullanılır. Bir insan duruştur, gıdasıdır, vitamindir. Ahlak yürekten veren, insanların sevgisi gönüllere yansır. Onun için derler ya tatli dil yılanı deliğinden çıkarır. Bilgiyi siz nerede, nasıl kullanacağınız biliyorsanız, başarılı olur.edepli olmak cok onemlı.

Bilgili İnsan Nasıl Olur?

Bilgi ve kültürün sevenler içinde konuşmak harikadır ve duyguları kabartır. Büyük keyif alırsınız, bilgi çıtanız yükselir. Duygunu ve bilgini dök, içini boşaltmaktan korkma. Bilgili insan sizin yolunuzda ışıktır ve rehberdir. Yolunuza, işinize aydınlık kazandırır. Onun için bilgili insanlardan zarar gelmez. Farklı düşüncelerden zarar gelmez aynı düşünceli olandan zarar görebilme ihtimali daha fazladır.

Siz Rızık Kapısını Nasıl Değerlendiriyorsunuz?

Rızık kapısı için mücadele etmek, kapı çalmak, koşmak, yorulmak, ter çıkarmak, hak etme, emek vermek o zaman o rızık kapıları açılır. Yoksa: o kapıda kilitler vardır. O kilidin anahtarı bizim çalışmamız, gelip gitmemiz, uğraşmamızdır. Bu kapının anahtarı açılmasının başka yolu yoktur. İstemeden almak, vermek hak değildir. Onun için çalışanlarımla birlikte işimize sevgimizi ve alın terimizi dökerek, sevgi besleyerek, bereketini alıyoruz. Böylelikle yaptığımız işe hayır ve bereket getiriyor. O aşkla gelip, gitmek gerekir. Yoksa aldığınız paranın değerini göremezsiniz. İnançlı olmak, yaptığınız işi temiz görmeniz gerekir. Risk Allah’tan yaşayacak kadar verir. Cenab-ı Allah lüks kefil değildir. Risk için kırmadan dökmeden, helalliği alarak şükür ederek, çalışmak gerektiğine inanıyorum. Her insan Allah’a kefildir. Ama işçi olalım, patron olalım. İnsanlığı bilerek, şükür ederek, işini doğru yapan, helalini yapan Cenab-ı Allah kısmetini verir. İnancı içinde olmak gerekir. Patronun içi de temiz olacak, işçinin de içi temiz olacak. Merdivenleri basamak basamak çıkmasını bilin.

İyi Bir Eğitim ve Çalışma Azmi Başarıyı Getirir mi?

Kişi önce kendisine bir idol belirlemeli, mükemmelliği örnek almalı, ahlaki değerlere önem vermeli, açık sözlü ve dürüst olmalı, insanlara ilham veren çalışmalara imza atmalı, dernek etkinliklerine katılmalı ve sosyal yaşamı olmalı kişi eğer bunları yapabiliyorsa başarı onun için kaçınılmaz olur.

Başarının Altın Kuralı Nedir?

Her şeyden önce kendinizi sevin, kendinize inanın, hedef belirleyin ve başaracağınıza inanın. İnandığınız yolda çalışmaktan usanmayın. İş hayatınızla özel hayatınızın dengesini iyi kurmaya çalışın.

Gönül Dili Önemli mi?

İnsan ne yediyse dilinde o dokulur. Sevgi varsa sevgi dökülür, kötülük varsa kötülük dökülür. Onun için insanın hamuru çok önemli. Ağızdan çıkan kelimeler nereden geldiği önemlidir, kelimeler keskin, kırıcı olabilir. O kelimelerin ifade ettiği anlama göre değişir. Kelimeler gönül telinden geliyorsa tesiri de algılaması da farklı olur. Gönülden çıkan gönüle ulaşır. unutmayın.

İletişim Nedir?

Her işin can damarıdır. İlişkinin başarısı karşındaki kişinin benzerliği nedeniyle uyum sağlamasıdır. Konuşma tarzı, ses tonu, mimikler, fiziksel görünüm iletişime katkısı vardır.

Gaflet Nedir?

Gaflet derin bir uykudur.

İşlenen bir günaha dahil olmak o günahı işlemekten daha beterdir.

Kiminle Dost Olduğuna Dikkat Et.

Kimlerle düşüp kalktığındır. Şunu iyi bil ki sepetteki sağlam elmalar, içindeki bir çürük elmayı sağlam çıkaramaz. Fakat bir çürük elma hepsini çürütür.

Daima salih kişilerle düşüp kalk. İyi arkadaş gül satana benzer. Yanında bulunduğun müddetçe güzel koku taşırsın

Kibir Nedir?

Tevazu et kimse kimseye övünmesin.

Dağları iğne ile oyarak toz etmek, kalplerden kibir çıkarmaktan kolaydır.

Evlilik Nedir? Evlilik İçin Ne Düşünüyorsun?

Evlilik su gibidir. Su azdır, değerlidir.

Hayatın kendisidir. Su candır, ayağa kaldıran, diriltendir,Kadın, erkek önce çok bir birlerın ıyı tanımalıdır.. Farkları bilmek tartışmayı azaltır.

Şükür Nedir?

Rızkına kefil benim diyen, diyen bir inançlı yoldan geliyoruz. Sağlığımız için oturup şükür edelim. Elimiz, ayağımız, gözümüz var şükür edelim. Sağlıklıyız şükür edelim. Metro şehirde yaşıyoruz şükür edelim. Ama sıkıntılar olacak. Onun için de çalışmak gerekir. Aklımızı ve hislerimizi kullanmak gerekir. Becerimizi doğru yerde kullanırsak kıymetli olur. O da sizi başarıya taşır. Olmaz demeyin olur ve kısmetinizin ayaklarınızın ucunda olduğunu unutmayın. Ayağımızın ucunu göremeyebiliriz bazen.İslam âlimleri şükrü şöyle tarif etmişlerdir: Şükür, her nimetin Allah’tan geldiğini bilip dil ile de hamd etmektir. Allahü teâlânın emirlerini yapıp yasak ettiklerinden sakınmak şükretmek olur. İnsanların hidayeti için çalışmak, onları irşat etmek de şükür sayılır. Şükür, Allahü teâlânın verdiği nimetleri yerinde sarf etmek, günahlardan kaçınmaktır. İnsan, Rabbin verdiği nimetlerle günah işlerse, nankörlük etmiş olur. Şükür, nimeti değil, nimeti vereni görmektir. Nimeti vereni bilip gereğiyle amel etmektir.

İnsan Beslenmesi İçin Ne Yapmalı?

Bizi yaratanın ilk emrı okuyun dıyor. Akıl vermiş, his vermiş, hayali geliştirmek için okumak gerekir. Kitap okumak barut gibidir. Bir kere tutuşunca hiç sönmez. Hz. Ali’nin dediği gibi: Zenginliğin en iyisi akıl zenginliğidir. Kitap, gazete dergi okuyun. İnternetten okuyun, ama dokunarak okursanız size daha iyi gelir.

Bazı kitaplar sadece tadına bakarsanız, bazılarını yutarsanız, bazılarını ise çiğneyip sindirirseniz iyi olur. Kitap seni öfkelendirmeyen, üzmeyen ve sana öğüt veren en yakın arkadaştır. İnsanın görmesi mümkün olmayan şeyleri kitap öğretir. Çünkü onlar kilometrelerce uzaktadır. Senin bir gecede okuduğun kitabı ben senelerce yazabilmek için saçımı ağarttım diyenleri bilin. Dalgın kafayla bir şeyler öğrenmeye çalışmak, rüzgarlı havada ateş yakmaya benzer. Onun için 10 dakika okuyun. Bilgi toplamak için okuyun. Hayallerinizi geliştirmek için okuyun. Vizyonunuzu geliştirmek için okuyun.

İş Beğenmeyen İşsizlere Mesajınız Ne Olabilir?

Çalışan insanı kim sevmez, çalışanı her insan takdir eder. Çalışan insanı anne baba da çok sever. Her iki tarafta iyi niyetli olmayan, sürekli bahane üreten, çalışmayı benimsemeyen insanlar var. Eskiden işi göre adam seçiliyordu. Ustanın yanında iş öğreniliyordu. Ustayı geçen çıraklar hep takdir edilen bir dönemden geliyoruz. Daha ilk kez iş arayanlara, kısmetinize ne gelirse girin ve çalışın. İşinize giderken işe gidiyorum demeyin. İnşallah bugün verilen işin hakkını veririm diyenlerden olun. Belki Yaratan sizi farklı farklı yollardan, çalıştıra çalıştıra, yetiştire yetiştire, belki hayallerinizin işine götürür. Kaderinizde varsa ve yazılmış ise buna inanıyorsanız, karşınıza ne çıkarsa değerlendirin, sabırlı olun. Her ortamdan tat almasını bilin. Çevreye bakmayın, pahalılığa bakmayın. Bu kadar maaş alırsam, bu şekilde yaşarım diyerek olmuyor. Onun için elinize gelen para ile yaşamasını öğrenin. Bizde bir söz vardır: Ayağını yorganına göre uzat. İşinize zamanında gitmesini bilin. Artık her şey kamera ile kayıt altına alınıyor. Ama en büyük kamera, Yaratanın kamerası. O kamerada iyi görüntüleriniz olsun. Anne-Babalara büyük iş düşüyor yönlendirmek için. Devletimize nitelikli personel yetiştirmek zorundayız. İyi niyeti yönlendirecek patronlara ihtiyacımız var. Çalışan iyi niyetli kişiler, gençleri yönlendirmek gerekir. Onun için çok paranın yerine parayı hak etmek için el birliği içinde gençleri iş dünyasına hazırlamak gerekir. Bilgiyi sevdirmek gerekir. Çalışmayı bilmek gerekir. Kademe kademe büyümek gerekir. Bugün aldığı parasına şükür eden yarın büyük parası içinde şükür edecektir. Azdan tasarruf yapın. Bu duyguları bize büyüklerimiz öğretti, siz de öğretin. Nefis bizi yanlışa sokuyorsa, daha bilinçli olmalıyız. Yavaş yavaş bu sıkıntılı günlerimiz arkada kalacak. Ama ahlaklı, dürüst olun. Bereketli paranız size çok çok faydalı olacaktır. Bütün inananların inançlı bir şekilde yaşamasını diliyorum.

Umut Nedir Mustafa Bey?

Umut olunca hayalin gelişiyor, umudun peşinde koşuyorsun.

Hayalinizdeki ışığın peşinde umudunuz olsun.

O ışığa ulaşmaya umudunuz olsun.
Çok okuma umudunuz olsun.
Ses tonunuzun etkili olmasına umudunuz olsun.
Spiker gibi konuşarak, insanların kalbini kazanma umudunuz olsun.
Her konuda bilgi sahibi umudunuz olsun.
Bir alanda gelişme umudunuz olsun.
Aranacak biri olma umudunuz olsun.

Yöneticilere Tavsiyeniz Nedir?

Vicdanınızı cüzdana sığdırmayın.

Hedefinize ulaşmak için yanınızdaki insanların fikirlerini alın.

Her gün öğrenilecek yeni şeyler varmış gibi davranın.

Yeni bilgiler öğrenmeye kendinizi amaç olarak seçin.

Kapınızı herkese açık tutun.

Her zaman kilonuza dikkat edin.

Kitap okuyun, seminerlere katılın, fuarları gezin, ihmal etmeyin.

Yetenekli kişileri bünyenizde toplamasını bilin.

Kalemini kullanan gazetecileri yanınızda tutmasını öğrenin.

İyi, ehil kişileri kahvaltıda ağırlayın.

Riskleri almaktan kaçının.

Yüksek hedefleri belirleyin.

Büyük düşünün.

Ufkunuz küçük kalmasın.

Gönül almasını ihmal etmeyin.

Ayda bir de olsa yoksulun sofrasında oturmasını öğrenin.

Her zaman insanlara umut verin.

Çalışanların niteliklerini artırmak için seminerlere önem verin.

Her gün spor yapmasını ihmal etmeyin.

Haftada bir gün saunaya gidin, iletişim kurun yalnız kalmayın.

Eski sokağınızı, kahvenizi ihmal etmeyin.

Kul Hakkı Nedir?

İnsanlığın mayasında insan hakkını, kıymetini bilenlerden olun.
İnsana değer verenlerden olun.
İnsanları bekletmeyin.
İnsanları bekletmekte zaman çalmakta, insan hakkına giriyor.
Onun için insan hakkı demek parasını cebinden almak demek değildir.
İnsan çalıştıysa parasini verin.
İnsan bekletilirse helalleşmeyi bilin.
İnsanların zamanı çalmayın.
İnsanları küçümsemeyin.
İnsanları ezen olmayın.
İnsanları basit görmeyin.

İnsanın Engelleri Nedir?

İki engel var: İç engel, dış engel

İçeriye engeli koyanın kendin olduğunu unutma, dışarıda engel yok. Yağmur yağar vazgeçersin. Kar yağar randevuya gitmezsin, sıcak olur çıkmazsın. Hep kendine göre bahaneler bulur, fırsatları elinize çevirirsin. Belki Cenab-ı Allah, kısmetini o yağmurlu, o eziyetli, o engelli gününde verecek. Bunu bilen hayırdır der gider. Söz verdim der gider, Peygamber Efendimiz diyor ki: “Söz verdiğinizde sözünüzü tutun.” Biz sözümüzde duralım, sözümüzü gerçekleştirelim. Her şeyde hayır olduğunu unutmayın. Kısmetinizin peşinde olun.

Sayın Mustafa Bey; Hayat Size Öğretmiş, Pişirmiş, Pratik Bilgileri Bizimle Paylaştığınız İçin Teşekkür Ederim, Misafirperverliğiniz İçin de Teşekkür Ederim

Ben size teşekkür ederim. Beni sabırla dinlediniz, not aldınız. Belki benim düşündüğüm yazıyı dökmek zor olurdu. Ama sizin kaleminiz bize nasip oldu. Her şey için çok çok teşekkür ederim. Allah razı olsun.

Sizi siz yapan siz olacaksınız unutmayın…

0212 472 85 00 / 0533 730 78 46

İktelli: İmsan san sitesi ikitelli Cad. E-Blk No 13/14 Küçükçekmece/istanbul

Ayson Karabağ
Yazar-Gazeteci

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

Sponsorlu Bağlantılar
reklam
  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM