Baba Sen Neredeydin?

Neredeydim biliyor musun ayakta kalmak için avcı avcılığın yapmak zorundaydı.

Çaresizdik , korkuyorduk, kimseye muhtaç olmamak için çalışarak güvenli limana çıkmak zorundaydık.

30 yıl önce ülkenin şartları da çok farklıydı.

imkânlarında çok farklıydı.

İşime odaklanmıştım. Sabah saat 6 da çıkar 10 da eve giren biriydim. İşini sıkı takip eden biriydim, işim için pusuda durmak zorundaydım sabah gazete okurdum akşam haber dinlerdim. Gündüzleri de kapı kapı çalar müşteri kazanmaya çalışan biriydim.

Eksiklerimi okuyarak tamamlamayan biriydim.

Fransa’dan, Almanya’dan, İngiltere’den kitapları alarak tercüme parası vererek Türkçeye çevirip okuyan içinden ilham almaya çalışan biriydim. Yanımda 30 kişi çalışan biriydim. Her ay benden maaş bekleyen çalışanlarım vardı.

Duramazdım , oturamazdım.

Pusuda bekleyerek hareket eden.

Telefon açarak randevu alan biriydim.

Yeri gelir Kayseri’de buldum.

Yeri gelir Gaziantep’e kendim buldum.

Bu firmalardan iş almak da bilgi gerekir proje gerekir fikir gerekir.

Bunları içini doldurmak gerekir, giyim gerekir, konuşma cesareti gerekir.

Bir gün devlet gübreleri serbest piyasaya bıraktı. Ben Tekirdağ gübre satan firmaya gidip reklam almış biriyim.

Bu çalışmalarım olmasaydı, bu mücadele olmasaydı bugün bu seviyeye gelemezdim. Ben sevdiklerimin geleceği için huzurun için çalışan mücadele veren dışarıdaki avcılardan biriyim. Benim elimde hazır hiç imkan olmadı. Benim güvendiğim bir param olmadı. Benim sığınacağım bir limanım olmadı. El borcu para isteyeceğim yerim olmadı. Onun için çalışmak zorundaydım. İşte ben çalıştığım işimin başındaydım. İşim geliştirmek için sağlam temelleri kurmak için çalışırken senin gibi eleştirenler vardı. Sürekli huzursuz edenlerim vardı. Engel koyanlarım vardı. Çalışmalarımla bir yer almam olay oluyordu. Konuşulan bendim engellenmek istenende bendim. Benim önümdeki engelleri aşacak politik tavırlarım yoktu, bilmiyordum, düz çizgim vardı. İşte benim ile mücadele edenlerle uğraşıyordum onları engellemek için ayaklarım çukura düşmesin için uğraşıyorlardı. Onun için büyük bedeler ödeye ödeye geldim. Bu yolda bu acı faturaları ben yaşadım, bende ödedim ama evlatlarım ödemesin diye anlatmak izah etmek için o günü bekliyorum.

Ayson Karabağ

Yazar-Gazeteci