Pilav ve Aşure Günleri Neden Düzenlenir?

İnsanlar, birlikte yaşamayı bir kural haline getirerek günümüzdeki yerleşim alanlarının oluşumuna katkı sağlamışlardır. Bu birlikteliğin amacı, karşılaşılacak zorluklarla elbirliğiyle başa çıkmak ve daha rahat bir yaşam sürmektir. Bugün bu kavram, “aynıyet” olarak adlandırılmaktadır. Bir araya gelme ve dayanışma, toplumsal bağların güçlenmesinde önemli rol oynar. Ancak günümüz şartlarında insanların bir araya gelmesi zorlaştığı için alternatif çözümler aranmış ve pilav ve aşure günleri gibi özel buluşma günleri ortaya çıkmıştır.

Ülkemizde ilk pilav günü, Galatasaraylılar Cemiyeti tarafından düzenlenmiştir. Galatasaraylılar Cemiyeti İdare Heyeti, 30 Nisan 1934 tarihinde yaptıkları toplantıda “pilav günü” fikrini ortaya atmış ve heyet tarafından bu öneri kabul edilmiştir. Böylece ilk pilav günü gerçekleştirilmiştir. Zamanla bu etkinlik geleneksel bir hale gelmiş ve birçok okul ve kuruluş tarafından benimsenmiştir. Amaç, mezun olan öğrencileri okula geri getirmek, öğretmenlerle buluşturmak, mezunlara plaketlerini takdim etmek ve geçmişi bir nebze de olsa hatırlatmaktır. Pilav ve aşure de gelen mezunlara ikram edilir; zira bu iki lezzet, birçok kişi tarafından sevilir ve tercih edilir.

Bugün Galatasaray Lisesi başta olmak üzere Pertevniyal Lisesi, Kabataş Erkek Lisesi gibi birçok okulda pilav yerine boza veya döner ikram edilen günler de düzenlenmektedir. Ancak şekli nasıl olursa olsun, bu gelenek, insanların bir araya gelmesi ve hatıraları tazelemesi açısından değer taşır. Bu etkinlikler, sadece ülkemizde değil, birçok kültürde ve ülkede de insanları bir araya getirir ve aynı iştahla tüketilir. Pilav ve aşure günleri hem mideyi hem de ruhu besler, merak uyandırır, insanların özlemlerini giderir ve yolu uzak olanlar için bile bir engel oluşturmaz. Öğretmenler, öğrencilerini tekrar görmek ve bu duyguyu yaşamak isterken, öğrenciler de okullarını, sınıflarını ve öğretmenlerini görmek için bu özel günlere katılmak isterler.

Kadir Dikmen

Emekli Öğretmen