Türkiye birbirinden çok farklı özellikler taşıyan, göz kamaştırıcı uygarlıkların zenginlikleriyle dolu bir ülke. Osmanlılara kadar birçok büyük imparatorluğun beşiği olmuş, Anadolu tarih boyunca doğu ile batı arasında bir köprü oluşturmuştur. Türk insanını yakinen tanıyan her insan ülke halkının, konukseverliğinden, yardımseverliğinden hep bahseder durur. Gerçekten de Türk halkı yardımsever bir millettir. O nedenle dünyanın neresinde yardıma ihtiyaç duyulursa oraya ilk koşup giden ülkelerden biridir. Yaptığı yardımlarla o ülke halkının acılarına ortak olmakta, böylece az da olsa insani sorumluluğunu da yerine getirmiş olur. Bu da Türk olmanın şanındandır. Tarih boyunca mazlumun, garip gurebanın yanında yer almış asil bir millettir. Onun bu kadar hayırsever olmasında mensubu olduğu İslâm dininin de çok büyük etkisi vardır. Kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim’de; “Yardımla hayır ve hasenatla ilgili birçok ayet vardır”. Hepsi tüm insanların Allah’ın kulu olduğunu o nedenle yardıma ihtiyaçları olduğu durumlarda hiçbir ayrım gözetmeksizin insanların birbirlerine yardımcı olmaları emredilir. Türk Milleti yardım etmenin oldukça sevap olduğunu çok iyi bilir ve yardımların sağlıklı bir şekilde yerine ulaşması hususunda da Kızılay denilen bir kurumu oluşturmuştur. Ayrıca buna ilaveten birçok yardım vakıfları da kurulmuş, kurulmakta. Türk insanı “Veren el, alan elden daha üstün olduğuna inanır.” O nedenle yardım elini daima ihtiyacı olana uzatır.